Ağrılarla Mücadele

ağrılarla mücadele, ağrı tedavi, ağrı tedavisiBu makalede: Ağrılarla nasıl mücadele edilebileceğini sağlık uzmanı ağzından sözlerle öğrenebileceğiz. Hayatı bize zehir eden ağrılardan, doğru ilaçlar kullanarak kurtulmak gayet tabii mümkündür. Ancak, çoğumuz yanlış ilaçlarla sağlığımızı tehlikeye atıyoruz. Doğru ilaç kullanılarak, ağrıların %85’ini kesmek mümkünken, yanlış kullanılan ilaçların başında ağrı kesiciler

gelmektedir. Yapılan hatalarla ağrıdan kurtulmak amaçlanırken, zehirlenmeden böbrek yetmezliğine kadar birçok sağlık sorununa da davetiye çıkarılmaktadır.

Çekilen ağrılar nedeniyle dünyada 700 milyon iş günü verimsiz hale geliyor. Modern tıp imkânları ağrılara çözüm bulurken yapılan araştırmalar ağrı gidermek için uyumayı tercih edenlerin bile olduğunu ortaya koymaktadır.

İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Algoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serdar Erdine, ağrının kader olmadığına dikkat çekerek “Yeni yöntemler geliştiği için ağrı tedavisinde başarı %50’den %85’e kadar çıktı. Geçmişte ameliyatla hallolan birçok bel ağrısı günümüzde ameliyatsız, dışarıdan uygulanan yöntemlerle tedavi ediliyor” şeklinde bir ifadede bulunmuştur.

Erdine, hastaların, birçok yanlış tedavi yöntemlerine yöneldiğini belirterek, bel ağrılarını dindirmek için beline jilet attıran hastalar dahi olduğunu anlattı.

Ağrıdan şikâyet eden hastaya, örneğin bel, boyun ağrıları çekenlere, ağrısız bir dönem sağlamanın tedavide önem kazandığını belirten Erdine, “Hastaya ağrısız dönem sağlayarak yapacağı egzersizlerle, hareketlerle vücudu toparlayacak vakti kazandırmayı amaçlıyoruz. Burada ekip çalışması önem kazanıyor. Ağrı uzmanları hastanın ağrısını kesiyor. Fizik tedavi uzmanlarına gönderiyor, tedavilerine devam ediyorlar” dedi.

Prof. Dr. Serdar Erdine, doktora muayene olmadan gelişigüzel ağrı kesici kullanmanın tehlikeli olduğuna dikkat çekerek, ortaya çıkabilecek sorunları şöyle sıralamıştır: İlaç bağımlılığı, ilaç zehirlenmeleri, karaciğer ve böbrek yetmezliği, ilaçların yan etkilerinde artış. “Türkiye’de ağrı kesici ilaç en çok, %84.3 oranıyla Kuzey Anadolu’da, en az %71.0 oranıyla Batı Anadolu’da kullanılmaktadır.

Ağrıyı Yenmenin Kuralları:

Gerginlik nedeniyle ağrı çekiyorsa sorunuyla yüzleşmeli.

Ağrıyı beyninden uzaklaştırmalı.

Duygularını serbestçe ifade etmeli. Düşündüklerini anlatmalı.

Yaşama pozitif bakmalı.

Üretken olabileceği alanlara yönelmeli.

Ağrı Çekenlere Müjde

Ağrı tedavisi ile ilgili araştırmalar tüm dünyada ilgiyle izleniyor. Birçok ülkede araştırmalarını sürdüren bilim adamları her geçen gün yeni gelişmeler kaydediyorlar.

Türk Ağrı Derneği Başkanı Prof. Dr. Serdar Erdine, umut verici çalışmaların, ağrı tedavisindeki başarı oranını arttıracağını söyledi. Yeni tedavi yöntemleri hakkında bilgi veren Prof. Dr. Serdar Erdine, ağrı tedavisine ilişkin umut vaat eden bilimsel çalışmaları şu şekilde sıralamıştır:

Şu anda morfinlerin verilmesini sağlayan pompaların boyutu küçülecektir. Hap büyüklüğünde pompalar kullanılacak.

Hap büyüklüğünde mikroçiplerle ilaçlar, elektriksel uyaranlar ağrılı bölgeye gönderilecek. Küçük cerrahi girişimlerle yerleştirilecek.

Kişide ağrı eşiğini belirleyen faktörlerden biri de genetik geçiş. Bu alandaki gelişmelerin tedavide yeni ufuklar açması bekleniyor.

Önümüzdeki 10–15 yıl içerisinde çıkacak morfinlerin ve ilaçların, alışkanlık veya yan etki yapmaması sağlanacak.

İlaç Yetmezse

Kanser, bazı bel ağrıları, boyun ağrıları, sinirlerin iltihaplanması sonucu ortaya çıkan ve damarlardan kaynaklanan ağrıların ilaçla tedavi edilmesi zorlaşıyor. Bu grupta yer alan hastalara farklı yöntemler kullanılmaktadır. Yeni yöntemlerle kanserli hastaların ağrılarını dindirilmesinde %95’e varan başarılar elde ediliyor.

Uygulanan Yöntemler

Sinirlerin çalışması değiştiriliyor: Ağrılı bölgeye giden sinirlerin çalıştırılması, etki biçimi değiştiriliyor. İlaçla tedavisi zor olan ağrılı hastaların ağrılı bölgeye giden sinirlerine uygulanıyor. Dışardan elektriksel uyaranlar göndererek, sinir dokusu farklı çalıştırılarak ağrı dindiriliyor.

Omurgaya pil takılıyor: Küçük cerrahi müdahalelerle, omuriliğe omurilik pilleri takılıyor. Pil, ağrı sinirlerinin çalışmasını engelleyerek ağrının ortaya çıkmasını önlüyor.

Pompa kullanılıyor: Özellikle kanser ağrılarının dindirilmesinde pompayla morfin verilmesi önemli bir gelişme. Morfin ağız ve diğer yolların dışında deri altına yerleştirilen pompa ile veriliyor. Bu pompayı hasta kendi de kullanabiliyor. Bu yöntemle ağızdan verilen morfin miktarının onda biri kadarını kullanarak ağrı dindirmede aynı başarı sağlanmış oluyor. Ağızdan morfin verildiğinde ortaya çıkan baş dönmesi, uyku hali gibi şikâyetler ortadan kalkıyor. Hastalar pompayı nasıl kullanacağı konusunda eğitiliyor. Aletler hastanın morfini gereğinden fazla vermesini engelleyecek şekilde yapılıyor.

Ağrı sinirleri yakılıyor: Son yıllarda kanser ağrısında, bel ve boyun fıtıklarında, ağrı sinirlerini yakma yöntemi kullanılmaktadır. Radyo frekans denilen mikrodalgaya benzeyen akımlar gönderip, ağrılı bölgenin sinirlerini tahrip ederek ağrı dindiriliyor.

Psikiyatrist Gözüyle Ağrı

Ağrı ile duygusal yaşam arasında ilişki olduğuna dikkat çeken İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi Konsültasyon Liyezon Psikiyatrisi Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sedat Özkan, “Ağrısı olan bir çocuğa annesinin ilgi göstermesi, ağrıyan yerini okşaması, çocuğun ağrı şiddetini azaltabiliyor” dedi.

Özkan, ağrıyla psikolojik durum arasındaki ilişkiyi şu sözlerle özetledi: “Birinci grupta, fiziksel hastalığın yanı sıra psikolojik sorunların da olduğu görülmektedir. Hasta depresyon geçiriyorsa ağrının şiddeti artacaktır. Depresyonun da tedavi edilmesi gerekmektedir. İkinci grupta, psikomatik ağrılar yer almaktadır. Yaşamı zorlayıcı olaylar, gerginlik nedeniyle baş, mide-bağırsak sistemi ağrıları ortaya çıkabiliyor. Üçüncü grupta tamamen psikolojik ağrılar görülüyor. Beden, gerginliğini ağrı ile ifade ediyor.”

ağrılarla mücadele, ağrı tedavi, ağrı tedavisi

0 0 votes
Article Rating
Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
%d blogcu bunu beğendi: